SAN'AT ŞİİRİNİN DÜZ YAZISI
"Sen çiçeklerini yalnızca gezdiğin bahçelerde açılan, estetik ve tarihi Derinliklere sahip yapılarda ararsın. Benim ülkem ise bin bir çeşit baharla doludur. Elbette beni kendi dünyana çekebilirsin. Ancak dağda gezmeye alısmıs Ayaklarını düz caddelerde incinir. Sen, kırk asırlık bir mabedin içine ince İşçiligi olan bir mozaik araken ben, bir Duvardaki sülüs yazısı veya küçük bir çini Parçasından heycan duyarım. Sen, çiçekli Bir sahnede dans eden bir kelebeğe Hayran kalırken ben, toprağa diz çökmüs Halde oynayan bir zeybek dansçısının Hareketlerinde kalbimin ritmini bulurum. Sen, fırtınayı andıran orkestra seslerine Ürperirken, ben ıstırap çeken insanların Feryadında hüzünlü bir melodi duyarım. Sen, yabancı bir şehirde gördügün bir Kadın heykeline uzun uzun incelerken, ben Bir köylünün duruşunda ruhumun en Büyük zevkini yazarım. Bizim sanatımız karmasık değil Karsımızda duran Anadol...